Header Ads


AKADEMİK KADRO VE BAŞINA GELENLER




Dört yanlışın 1 doğruyu götürdüğü sistemden de bu beklenirdi zaten yanlışlar çoğalınca doğrular teker teker ihraç ediliyor.
Böyle bir sistemden ne bekliyordunuz*

 Eskileri karıştırırken bulduğum bir yazımı paylaşıyorum. Aslında güncelliğini hiç yitirmeyecek bir konu olduğunu da şu an gündem de olan akademik kadro'nun ihracı ile ilgili  haberlerle bir kere daha kesinleştirmiş oldu zaman.


Eskiden haklı olmak haklı olduğuma inanmam için yeterliydi, yanılmışım. 








Haklı olmak için haklılığını ispat etmen gerekir, Nasıl ki ehliyet tek başına sizi sürücü yapmıyorsa sizinde haklı olduğunuzu düşünmeniz, inanmanız haklı olduğunuzu ispatlamıyor.

Düşünün devlet size diyor ki araba kullanma yetkinliğine ve bu vasıflara sahipsiniz bunu da ehliyet ile tescilliyoruz ama siz ehliyeti aldıktan sonra hiç araba kullanmadınız hatta kullanmak istediğiniz ilk anda da kokunuzdan dolayı pes ettiniz ama ne ilginçtir ki sizin ehliyetiniz var ve siz normal şartlarda araba kullanabilir olarak tescil edilmişsiniz. 

Şuan ki yaşananlar da akademik kadronun başına gelen durumun aynısı çünkü yıllardır Tarafsız, halkın çıkarlarını düşünen, özgürlükçü düşünceden yana, bilimsel veriler ve dünyada ki gelişmeleri takip edecek öğrencileri yetiştirme ile uğraşacaklarına; kendi içlerinde akademik kadro savaşlarını nasıl kazanırız diyen çoğunluğun yetiştirdiği sözde yetkin ama özde gemisini yürüten kaptanları mezun ederek onlara biat ettikleri için bu benim öğrencim sıfatını koyup kadrolara yerleştirdikten sonra olacak olanlar oluyor artık. 
Akademik ortam ve yetiştiriği zihniyet


Bir toplumun ileriye gideceğini anlamak için müneccim olmaya gerek yok bakacağınız tek yer akademik ortamdır ve o ortamın gelişmişliği sizin geleceğinizi gösterir o yüzden belki bir gün bizde de ihraçlar akademisyenlerin düşüncelerinden dolayı değilde çıkarları yüzünden biat edenlerin ihraç edildiği özerk, bilimsel ve özgür bir akademik ortama sahip oluruz. Olamaz isek biat edenler hep kazanacaklar "keser döner sap döner gün gelir hesap döner" zamanına kadar.


Sürünün peşinden gitmek de tehlikeli ayrılmak ta ama en tehlikeli olanı 


Dört yanlışın 1 doğruyu götürdüğü sistemden de bu beklenirdi zaten yanlışlar çoğalınca doğrular teker teker ihraç ediliyor.

 #HayırGitmiyoruz

Bu arada Hikaye kısaca şöyle
Haklı olmak mı? Haklılığını ispat etmek mi?
Yıllar önce üniversite hocamla başıma gelen bir olay yanılgımı ortaya çıkarmıştı, gereksiz bir ego tartışmasının içinde haklıyım diye debelenirken, karşımdaki hocanın sen istediğin kadar debelen ben hocayım sen de öğrencisin, sen her türlü okulu uzatacaksın bense hocalığıma devam edeceğim, haklılığını ispat etti,
Ben okulu uzattım, kavga dövüş haklılığımı ispat ettim mezun oldum ama okulu uzattım,
Hoca hala hoca... Ben ise mesleğini yapamayan bir Arkeolog...
27 Kas 2012 09:18

Hiç yorum yok

YORUM BIRAKMAK DÜŞÜNMEK VE PAYLAŞMAK İLE İÇ İÇEDİR. LÜTFEN DÜŞÜNDÜKLERİNİZİ PAYLAŞIN. YORUMLARINIZLA DAHA ÇOK PAYLAŞILALIM.

www.nerdenduydun.com. Blogger tarafından desteklenmektedir.