Header Ads


BİR DİŞ SARIMSAK HER DERDE DEVA BİR DE KOKUSU OLMASA

Sarımsak bin derde deva,birde kokusu olmasa
BİR DİŞ SARIMSAK HER DERDE DEVA

SARIMSAĞIN İNSAN SAĞLIĞI ÜZERİNDEKİ MUCİZEVİ ETKİSİ SAYMAKLA BİTMİYOR. AH BİR DE SARIMSAĞIN KOKUSU OLMASA! AMA ASIRLAR BOYUNCA SARIMSAK KOKUSU NEDENİYLE İTİLİP KAKILSA DA. SARIMSAK ARTIK EL ÜZERİNDE TUTULUYOR. ÇÜNKÜ SARIMSAĞA KOKUSUNU VEREN ÖZELLİK, AYNI ZAMANDA ONU GÜÇLÜ BİR BAKTERİ DÜŞMANINA DA DÖNÜŞTÜRÜYOR .

Sarımsak ve zambak, yan yana düşünülebilecek iki bitki mi? Ama öyleler. Kötülükleri uzak tuttuğu inanışıyla efsanelerde yer bulan, bilimsel adı “Allium Sativum” olan sarımsak, zambakgiller ailesinden. Biz SARIMSAĞI soframızdaki vazgeçilmez lezet olarak bildik ama eski zamanlardaki yaygın kullanımı tedavi amaçlıydı. Araştırmalar sarımsağın sağlığa yararlarını birer birer ortaya koydukça, bu değerli bitki yine eskiden olduğu gibi ‘devacı’ tahtına yerleşti.
 SARIMSAK SUMERLER'IN DE İLACI
 
Sarımsağın bilinen tarihi çok eskilere gidiyor. İnsanoğlu sarımsağı Neolitik Çağ'da keşfetmiş. Dünyadaki hemen her kültürde yer etmiş olan bu bitkinin varlığını gösteren en eski yazılı bulgu, Sümerler’in MÖ 2600-2100 yıllarına ait tabletleri... Sarımsağın Mısırlılar, Çinliler, Hititler, Japonlar gibi birçok kültür tarafından ilaç amacıyla kullanıldığı biliniyor. Sarımsakta yok, yok! Bol miktarda su, şeker içeren karbonhidratlar, kükürt bileşikleri, protein, lif ve serbest amino asitler bulunduran sarımsak aynı zamanda yüksek miktarda fosfor, potasyum, kükürt, çinko, orta miktarda selenyum, A ve C vitaminleriyle az miktarda kalsiyum, magnezyum, sodyum, demir, manganez ve B kompleks vitaminlerini içeriyor. Ancak sarımsağın etkili maddesi kükürtlü bileşikler. 0 meşhur kokusunun nedeni de bu maddeler. Kükürtlü bir amino asit olan ‘alliin’, sarımsak enzimi olan 'allinaz’ın etkisiyle ‘allisin’e dönüşüyor. Kokunun kaynağı 'allisin’, aynı zamanda sarımsağa anti-bakteriyel etkisini de veriyor.
SARIMSAK TÜKETİLİRKEN DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER
Midemiz bütün olarak yutulan bir diş sarımsağı eritecek güce sahip değil. Yani bütün olarak yuttuğumuz sarımsak, geeldiği gibi bütün olarak çıkıyor ve etkilerinden yararlanamıyoruz Bu nedenle sarımsağın çiğneyerek yenilmesi öneriliyor. Elbette ölçüyü kaçırmadan.,. Günde önerilen sarımsak miktarı en fazla iki veya üç diş...

Sarımsak tüm olarak yutulduğunda işe yaramıyor.
Sarımsak özellikte çiğ olarak çokça tüketildiğinde midede tahriş edici etki yaratıyor. Ayrıca sarımsağın tansiyon düşürücü etkisi dikkate alındığında, tansiyon problemi yaşayanların daha da dikkatli olması gerektiği açık... Fazla sayıda sarımsak tüketiminin kusmaya, ishale yol açtığı, hatta böbreklere zarar verdiği belirtiliyor.

SARIMSAĞIN ÇİĞ YENMESİ ÖNERİLİYOR
 

Eğer kokuyla derdimiz yoksa, sarımsağın tüm nimetlerinden yararlanabilmemiz için taze olarak, ezilmiş ya da parçalanmış halde yememiz öneriliyor. Sarımsağın etkin maddesi ‘allisin’ kolesterolü azaltıyor, kanı incelterek pıhtılaşmayı dengeliyor. Bu özellikleri nedeniyle sarımsak, koroner arter hastalığı ve felç gibi damar sertliğiyle ilgili sorunları geciktiriyor. Atardamarları etkileyen hastalıklar, kanser, bağışıklık sistemi bozuklukları ve ağrılı eklem hastalıkları gibi birçok kronik hastalığın önlenmesi ve tedavisinde kullanılan sarımsağın en önemli biyokimyasal özelliklerinden biri, vücuttaki zehirli toksik maddeleri atmaya yardımcı olması. Sarımsağın bu antioksidan özelliğinin içindeki organik kükürt bileşiklerinden kaynaklandığı düşünülüyor.
Sarımsağın antioksidan özellikleri kükürt bileşiklerinin haricinde, meyve ve sebzelerde yaygın olarak bulunan bazı renk maddelerinden kaynaklanıyor. Bu maddeler dengeli bir beslenmeyle alındığı takdirde, koroner arter hastalığında ölüm riskini azalttığı gibi mide, bağırsak, prostat, gırtlak ve meme kanserini önlediği belirtiliyor. Botanik araştırmalar, sarımsağın kökenini Orta Asya'ya bağlıyor. Sarımsak, geniş topraklar üzerinde hem avlanıp hem sürüleriyle hareket eden göçebe kabilelerin besinleri içinde önemli bir yere sahipti.
Karaciğeri koruyan sarımsak, verem ve cüzzamın sorumlusu olan ‘mycobacterium’ları da etkiliyor. Bu mucizevi bitkinin, menenjit ve viral enfeksiyonlarda da olumlu etkileri gözleniyor.

PEKİ YA SARIMSAĞIN KOKUSU!


Evet, sarımsak doğal bir antibiyotik, çok yararlı... Biliyoruz ki gereğince tüketildiğinde hastalıklara yakalanma riskini azaltıyor. Ama ya SARIMSAĞIN kötü kokusunu ne yapacağız? Sarımsağın nefeste uzun süre kalan kokusuyla çevreyi rahatsız ettiğimiz düşüncesi bizi sarımsaktan uzak tutmuyor mu?

Bu rahatsızlığımızı bir nebze de olsa giderecek birkaç öneri var. Birkaç diş sarımsağı hiç soymadan mikrodalga fırında 400 watta üç saniye pişirin ve soğuduktan sonra sarımsağı yiyin. Veya bir bardak süt için. Süt, sindirim sırasında parçalanmadığı için ağız ve vücutta kokuya yol açan AMS adlı bileşeni parçalayacak ve sarımsak kokusunu azaltacak. Bir öneri de, sarımsağı soyduktan sonra ikiye bölüp, ortasındaki yeşil damarı çıkarmak... Sarımsak yedikten sonra birkaç maydanoz yaprağı ve karanfil çiğnemek de sarımsak kokusunu azaltıcı önlemler arasında.

KİLER MAGAZİN MAYIS 2012
DÜŞÜNMEK VE PAYLAŞMAK DİLEĞİYLE...

Hiç yorum yok

YORUM BIRAKMAK DÜŞÜNMEK VE PAYLAŞMAK İLE İÇ İÇEDİR. LÜTFEN DÜŞÜNDÜKLERİNİZİ PAYLAŞIN. YORUMLARINIZLA DAHA ÇOK PAYLAŞILALIM.

www.nerdenduydun.com. Blogger tarafından desteklenmektedir.