OZON TABAKASI DELİNDİ Mİ DELİNMEDİ Mİ?

  Ozon deliğiyle ilgili bu yazıya başlamadan önce çok uzun bir yazı olacağını düşünüyordum yanılmışım. Çok çok uzun bir yazı hatta tez konusu olacak kadar uzun bir yazı olacak. Olmadı  abartayım, hatta ansiklopedi bile yanında ince ve kısa kalır ama abartmıyorum dediğime bakmayın bu konu gerçekten skandalvari, komplo teorisyenlerin elinden çıkmışcasına tehlikeli bir o kadar da kaotik bir yapıya sahip.

Bununla beraber gelen bir çok konu daha var aids, ebola, küresel ısınma, kuraklık, kuş, domuz, keçi, Çin ve bilumum daha adını bile hatırlamadığımız grip çeşitleri, kanser liste uzayıp gidiyor.
Aşağıda ozon tabakası ile ilgili bir kaç haberden örnek verdim 3 haber aynı ulusal basınımızdan, bu haberlerden 8 ay sonra ozon tabakası tekrar delindi, arkasına gelen haber bir 6 ay sonra yine delindi

Ozon Tabakası delindi mi?

Kuzey Kutbu üzerindeki ozon tabakasında açılan ve Almanya'nın beş katı büyüklüğündeki delik bilim adamlarını endişelendiriyor.Amerikan Havacılık ve Uzay Dairesinin (NASA) internet sitesinde yer alan ve Nature dergisinde yayımlanan makalede, Kuzey Kutbu'nda görülmedik bir soğuğa yol açan bu rekor büyüklükteki deliğin geçen nisanda 15 gün kadar Doğu Avrupa, Rusya ve Moğolistan üzerinde dolaştığı, deliğin bu bölgelerde yaşayan insanların yüksek derecelerde ultraviyole (morötesi) ışınlara maruz kalmalarına yol açtığı kaydedildi. kaynak:http://www.hurriyehttp://www.hurriyet.com.tr/planet/18885791.aspt.com.tr/planet/18885791.asp
 
diye devam ediyor haber tarihi 2 Ekim 2011 ama şöyle bir durum var 18 eylül  2010 da ise kullanılmaması gereken maddeler yoğun olarak kullanılmadığı sürece 2050 de sıkıntı kalmayacak öngörüsü bile vardı. 

Bir şeyler ters gitti anlaşılan, terör örgütleri yeni terör planları içinde CFC’lerin (-kloroflorokarbon) bol miktarda olduğu deodorantlarla hem koku sorunlarını giderme kararı almışlar hem de terör eylemlerini bir üst düzeye mi çıkardılar da bu ozon tabakası yeniden delindi Laden'in intikamını mı alıyorlar? 

Tamam bu kadar geyik yeter konuyu uzatmayacağım, uzatamam da zaten, fena halde kandırılıyoruz haberiniz olsun, sonra vay ben duymadım vay ben görmedim demeyesiniz.
 

Peki neden korkuları çoğaltan ve ardından rahatlatan bu haberler çıkıyor?

Gazeteciler için korku dolu haberler umut dolu haberlerden daha çok dikkat çektirdiği için bu tür haberler hep çıkacak çünkü insan bünyesi her şeyin normal ve güzel gittiğine inanmıyor. Matrix filminde mimar şunu söylüyor"İlk Matrix neredeyse mükemmel bir hayat sunuyordu insanlara ama garip bir şekilde insanlar bu düzenli ve mutlu hayatı kabul edemeyip intihar etmeye başladılar"

Dünya bu kalabalık hali ile devam ederse yok olmaya mahkum. 
Peki biliyor musunuz? 

Dünya da teknolojiyi yanlış kullanan kalabalıklar olmadığında dünyanın kendini onarabildiğini ve çok hızlı iyileşebildiğini ama okuduğunuza dikkat edin teknolojiyi kullanmayı bilmeyenler azaldığında ya da yok olduğunda.

Bu arada Ozon tabakasının son durumunu merak ediyorsanız?

ULUSLARARASI OZON TABAKASINI KORUMA GÜNÜ

BM Genel Kumlu tarafından 1994 yılında, ozon tabakasının korunmasına ilişkin uluslararası bir sözleşme olan Montreal Protokolünün imzalandığı 16 Eylül'ün dünyada "Uluslararası Ozon Konuna Günü" olarak kutlanmasına karar verilmiştir.

Son haber ise Temmuz 2016 yılına ait olumlu güzel bir haber

Bilim insanları Ozon tabakasında Antarktika üzerinde yaşanan incelmenin azalmaya başladığına dair ilk net kanıtlara ulaştıklarını açıkladı. Eylül 2015'te yapılan ölçümlerde, ozon tabakasındaki deliğin 2000'dekine kıyasla 4 milyon kilometrekare ufaldığı gözlemlendi. Bu yaklaşık olarak Hindistan'ın yüzölçümüne denk geliyor. Delikteki daralmanın en azından yarısının, ozona zararlı kimyasalların kullanımının aşamalı olarak azaltılması sayesinde gerçekleştiği düşünülüyor. Deliğin özellikle Antarktika kıtası üzerinde oluşmasının nedeni ise aşırı soğuk hava ve bölgeye düşen güneş ışınlarının yoğunluğu.   http://www.bbc.com/turkce/haberler/2016/07/160701_ozon_delik_kapaniyor

Bu haberler ise kafa karıştırıyordu 6-7 yıl önce bir büyüyor bir küçülüyor

Bu arada bu Len Barrie arattım durdum ama bir bilgi bulamadım dersem yanlış olmaz.
NEW YORK - Birleşmiş Milletler tarafından yayımlanan raporda, tabakanın 2050 yılına kadar 1980 yılından önceki boyutlarına geri döneceği belirtildi. Uluslararası Meteoroloji Kurumu Müdürü ve raporu BM Çevre Programı (UNEP) ile birlikte kaleme alan Len Barrie, 1987 yılında ozon tabakasını incelten maddelere ilişkin Montreal Protokolü’nün kabulü sayesinde, atmosferi kirleten maddelere karşı önlem alındığını ve ozon tabakasının daha fazla tahrip edilmesinin engellendiğini söyledi.
Montreal Protokolü’nün işlemesinden dolayı memnuniyetini dile getiren Barrie, küresel ozon seviyesinin artık azalmadığını, ancak henüz artmaya da başlamadığını sözlerine ekledi. Raporun oluşturulmasına katkıda bulunan 300 bilim insanı, ozon tabakasının 2050 yılına kadar eski boyutuna, 80’li yıllardan önceki boyutuna dönmesinin beklendiğini ifade etti. Öte yandan bilim insanları, tabakanın kutup bölgelerinde eski boyutuna dönmeyeceğinin de altını çizdi. Güneşten gelen ve ozon tabakası tarafından tutulan morötesi gibi zararlı ışınların ölümcül olduğu biliniyor. (aa)

Kaynak:http://www.radikal.com.tr/Radikal.aspx?aType=RadikalDetayV3&ArticleID=1019547&Date=18.09.2010&CategoryID=79

Ozon Tabakasında ki Küçülme durdu

Stratosferin üst kısmında bulunan ve güneşten gelen morötesi (ultraviyole) gibi zararlı ışınları tutan ozon tabakasının küçülmesinin durduğu bildirildi.

20:36 | 16 Eylül 2010
 

Bugün BM tarafından yayımlanan bir rapora göre, kirletici gazlara karşı alınan önemler sayesinde ozon tabakasının küçülmesi durdu. Raporda, tabakanın 2050 yılına kadar 1980 yılından önceki boyutlarına geri döneceği belirtildi.Uluslararası Meteoroloji Kurumu Müdürü ve raporu Bm Çevre Programı (UNEP) teşkilatıyla birlikte kaleme alan Len Barrie, yaptığı basın toplantısı sırasında, 1987 yılında ozon tabakasını incelten maddelere ilişkin Montreal Protokolünün kabulü sayesinde, atmosferi kirleten maddelere karşı önlem alındığını ve ozon tabakasının daha fazla tahrip edilmesinin   engellendiğini söyledi.Montreal Protokolünün işlemesinden dolayı memnuniyetini dile getiren Barrie, ozon tabakasının artık küçülmediğini, ancak artmadığını da sözlerine ekledi.Raporun oluşturulmasına katkıda bulunan 300 bilim adamı, ozon tabakasının 2050 yılına kadar eski boyutuna,   80’li yıllarından önceki boyutuna dönmesinin beklendiğini ifade etti. Bilim adamları, tabakanın kutup bölgelerinde eski boyutuna dönmeyeceğinin altını çizdi.Güneşten gelen ve ozon tabakası tarafından tutulan morötesi gibi zararlı ışınların ölümcül olduğu bildiriliyor.http://www.milliyet.com.tr/kuculme-durdu/yasam/sondakika/16.09.2010/1290038/default.htm 

 8 ay sonraki haber ise tam tersi

DIŞ HABERLER SERVİSİ

Güneş’ten gelen tehlikeli mor ötesi ışınları engelleyen ozon tabakasında meydana gelen incelmenin en çok Kuzey Kutbu’nda etkili olacağı belirtildi. Ancak uzmanlar, Avrupalıların da bu sene güneşe çıkarken dikkatli olmaları ve mor ötesi ışınlardan korunabilmek için özel çaba harcamaları gerektiğini dile getirdi. Uzmanlar, mor ötesi ışınların etkisinden korunabilmek için güneş kremi sürülmesi, güneş gözlüğü ve şapka kullanılması, öğle saatlerinde de güneşe çıkmamaya çaba harcanması gerektiğini belirtiyor. 
http://gundem.milliyet.com.tr/dikkat-gunes-bu-yaz-her-zamankinden-daha-tehlikeli/gundem/gundemdetay/07.04.2011/1374374/default.htm

Ozon tabakasındaki incelme 'şimdilik' durdu

Yani dünyayı mor ötesi zararlı ışınlardan koruyan ozon tabakası artık incelmiyor. Ancak uzmanlar   önlemlerden vazgeçilmesi halinde bozulmanın hızlanarak süreceği uyarısında bulundu. 

ntvmsnbc ve Ajanslar

Güncelleme: 13:02 TSİ 21 Eylül. 2010 Salı

Birleşmiş Milletler raporuna göre alınan önlemler ozon tabakasındaki incelmenin şimdilik durduğunu gösteriyor.

2008 verilerine göre, Antarktika üzerinde ozon tabakasındaki delik, 27 milyon kilometre kareye yani Amerika kıtası büyüklüğüne erişmek üzereydi. Son rakamlara göre, delik 24 milyon kilometre kareye düştü.

Alınan tedbirlerle ozon tabakasının eski düzeyine ulaşmasının 2050 yılını bulacağı tahmin edilirken, uzmanlardan bir de uyarı geliyor: ’Çevreci yaklaşımlardan vazgeçmeyin.’ http://www.ntvmsnbc.com/id/25133427/ 
03.10.2011 güncellenme 10.02.2017