DÜNYANIN YEDİ HARİKASI"EFES ARTEMİS TAPINAĞI"
ANTİK DÖNEMDE TANIMLANAN DÜNYANIN YEDİ HARİKASINDAN BİRİ OLAN EFES ARTEMİS TAPINAĞI GÜNÜMÜZE SADECE BİR SÜTUNU İLE SELAM VERMEKTE.UNUTULMAK İSTEMEYEN BİR İNSANIN YOK ETTİĞİ MUAZZAM BİR SANAT ESERİ...
Artemis Tapınağı, diğer adıyla Diana Tapınağı, Efes Tanrıçası Artemis’e ithaf edilmiş ve M.Ö. 550 yıllarında tamamlanmıştı.
Artemis Tapmağı, İzmir’in Selçuk ilçesinin 3 kilometre uzağında bu- lunan antik kent Efes’te bulunmaktadır. Dünyanın Yedi Harikası’ndan biri olan yapıttan günümüze bazı temel ve heykel parçaları kalmıştır. Bu eser, çatısı hariç baştan aşağı mermerden yapılmıştı. Tapınak, yüzyıllar boyunca defalarca yıkıldı ve tekrar inşa edildi. Ancak ilk eserin, Efes nehri yakınlarında M.Ö. 800 yılında yapıldığı tahmin edilmektedir.
Efes’teki Artemis, doğurganlık tanrıçasıdır ve genelde doğurganlığın sembolleri olan yumurtalar ve çoklu göğüsler ile resmedilir. Bazı açılardan Roma ve İtalyan tanrıçası Diana’ya benzetilir. Diana Tapınağı olarak da bilinmesinin sebebi budur. Dünya’nın yedi harikasını derleyen Sidon’lu Antipotros, tapınağı şöyle tarif etmiştir:
Mağrur Babil'in üstünde savaş arabaları için yol olan duvarını ve Alpheus’daki Zeus heykelini ve asma bahçeleri gördüm ve Güneşin kolosusunu ve yüksek piramitlerin devasa işçiliğini ve Mausolos’un engin mezarını; ama Artemis'in bulutlar üzerine kurulmuş evini gördüğümde diğer tüm harikalar parlaklıklarını kaybetti ve dedim ki, “İşte! Olimpus'un dışında, Güneş hiç bu kadar büyük bir şeye bakmadı." (Antipotros. Yunan Antolojisi [IX.58])
M.Ö. 7. yüzyılda bir selle yıkılan tapmak, daha sonra M.Ö. 550'de Lidya kralı Kroisos un emriyle Tanrıça Artemis adına tekrar inşa edildi. Yunanlı mimar Chersiphron tarafından tasarlandı ve dönemin en ünlü heykeltıraşlarına yaptırıldı. Tamamen mermerden yapılmış olan bu yapı bronz heykellerle süslendi. Tapınak dini müessese olarak kullanıldığı gibi ticaret mekanı olarak da kullanıldı. Yıllarca bu tapınak, Artemis’e şükranlarını sunmak ve kazanımlarını paylaşmak isteyen pek çok tüccar, turist, sanatçı ve kral tarafından ziyaret edildi. Bu dönemde, ünlü filozof ve gezginler tarafından dünyanın yedi harikasından biri olarak belirlendi.
90 metre yüksekliğinde ve 45 metre genişliğinde olan bu eser, M.Ö. 356 yılında adını ölümsüzleştirmek isteyen Herostratus adlı bir kişi tarafından yıkıldı. Dolayısıyla “herostratik ün” terimi de buradan gelmektedir. Çok öfkelenen ve kendisiyle konuşanların idam edileceğini duyuran Efesliler, bu ismin hiçbir zaman kaydedilmeyeceğini bildirdiler. Ancak daha sonra ünlü tarihçi Theo- pompus (M.Ö. 380) bu ismi notlarına dahil etti. Böylece Herostratus amacına ulaşmış oldu. Tapınağın yakıldığı gece Büyük İskender doğdu. Romalı tarihçi Plu- tarch, Tanrıça Artemis’in o gece Büyük İskender’in doğumuyla meşgul olduğundan tapınağını kurtaramadığını belirtmişti. Daha sonra Büyük İskender, bu tapınağın yeniden yapılması için yardım önerdi, ancak Efesliler kabul etmedi. Tapınağın bir sonraki restorasyonu, İskender’in ölümünden sonra, M.Ö. 323 yılında yapıldı. Bu yapı ise, İmparator Gallienus zamanında Gotlar’ın bir akını sırasında tekrar yıkıldı. Daha sonra Roma İmparatoru, Constantinople şehrini yeniden yapılandırdı, ancak Hıristiyan oldukları için tapınak tekrar inşa edilmedi. Sonraki 200 sene boyunca Efeslilerin çoğu Hıristiyan oldu ve tapınak cazibesini kaybetti. Kalıntıların büyük bir bölü- mü Hıristiyanlar tarafından parçalandı ve başka yapıların inşaatında kullanıldı. Hatta Ayasofya’nın inşaatında kullanılan bazı taşların Artemis Tapınağı’nın kalıntılarından alındığı söylenmektedir. Tapınağın üç evreden oluştuğu sanılmaktadır. A evresi Artemisium olarak adlandırılan tapınaktan önce orada yaklaşık MÖ 7. yüzyılda yapılmış bir sunaktır. B evresi daha sonra bunun üzerine yapılmış olan tapınak, C evresi ise yangından sonra yapılan restorasyondur.
Tapınağın içi ve içindeki sanat eserleri hakkındaki tanımlamaların hemen hepsi tarihçi Plynus’un anlattıklarına dayanmaktadır. Plynus, tapınağı 115 metre uzunluğunda ve 55 metre eninde, neredeyse tamamen mermerden olarak tanımlamıştır. Tapınak her biri 18 metre olan 127 iyonik stilde kolondan oluşmaktadır. Artemis Tapınağının içinde pek çok sanat eseri yer alıyordu. Ünlü Yunan heykeltıraşlar Polyclitus, Pheidias, Cresilas ve Phradmon tarafından yapılmış heykeller, tablolar ve altın ve gümüşle bezenmiş kolonlarla donatılmıştı. Sanatçılar en güzel heykeli yaratmak için birbirleri ile yarışırlardı. Bu heykellerin büyük bir çoğunluğu Efes şehrini kurduğu söylenen Amazonların heykelleridir. Filozof Plynus (M.S. 23 — 25 Ağustos 79) ayrıca, Mausolos’un mozolesi üzerinde de çalışan Scopas’ıın tapınağın kolonlarındaki kabartmaları oyduğunu söyler. 1863 yılında John Turtle Wood, British Museum adına bir kazı başlattı. 1869 yılında, tapınağın 6 metre derinlikteki temellerine ulaştı. Bulunan heykel ve taşlar, British Museum’a götürüldü. 1904 yılında, yine aynı müzeden D.G. Hograth ve ekibi kazılara devam etti ve bölgede birbirinin üzerine inşa edilen 5 ayrı tapınak buldular.
Kaynak: Antik Dünyanın Yedi Harikası - Peter A. Clayton & Martin, Homer Kitabevi, 1999.
Seven Wonders of the Ancient World - Michael Woods, Mary B. Woods, Twenty- First Century Books, 2008.
Düşünmek Ve Paylaşmak Dileğiyle...
Yorum Bırakmak İster misiniz?