YAPTIĞIMIZ HER TAKI BİRİCİKTİR...

Gözlerimiz kimi zaman hayranlıkla, kimi zaman burun kıvırarak takı vitrinlerini tarar. çünkü her birimizin farklı zevki vardır. hem ihtiyacımıza hem zevkimize göre takıları kendimiz rahatlıkla yapabiliriz. hayal gücümüze teslim olalım, kendi tasarımlarımızı yaratalım.

Amaç farklı olsa da, takılar insan-oğlunun dünyasına 30 bin yıl önce girdi. Deniz kabukluları, hayvan boynuzları, kemikler, ilginç taşlardan yaptıkları takıların uğur getirdiğine, bereket müjdelediğine, kem gözlerden koruduğuna inandılar. Bu inanışla bedenlerini takılarla donattılar, ölülerinin ruhunu kötülüklerden korumak için mezarları takılarla süslediler, tanrılara sundular. Takılar, bin yıllar boyunca, binlerce kültürden süzülerek gelip çekmecelerimize girdi. Şimdi takılar üzerinde biraz da biz söz söyleyelim, kendi takımızı yapalım. İlk adım, malzeme alışverişi. Takı tasarımının bu aşaması da, takıyı oluşturmak kadar keyifli. Çünkü kendinizi adeta bir turistik gezide, istanbul'un en heyecan veı bölgesi olan Tarihi Yarımada'da bulacaksınız. 

ANADOLU 

Takı Tarihi

Ülkemizde hangi arkeoloji müzesine girerseniz girin, gözünü kamaştıracak kadar zarif takılar bulursunuz. Takı konusunda bizden binlerce yıl önce yaşamış kadınlarla hemen hemen aynı zevklere ve tasarımlara sahip olmamız ne kadar ilginç değil mi? Binlerce yıldır. çeşitli medeniyetlere beşiklik etmiş Anadolu'da takı sanatının da çok eski bir geçmişi var. Anadolu'da çıkan madenlerin en değerlisi olan altının geçmişi. MÖ 3000 yıllarına dayanıyor. Araştırmalar Hititlerden Urartulara. Perslerden, Romalılara oradan Selçuklulara kadar değerli madenlerin işlenmesiyle oluşan takı sanatının insanoğlu için vazgeçilmez olduğunu gösteriyor. Çünkü süslenme, süs ve takı kullanma, ilk çağlarda bir inanca dayalı olarak ve güzel görünme gereksinimiyle ortaya çıkmış. Küçük topluluklar halinde yaşayan kabilelerin örf. âdet. görenekleri doğrultusunda yaşadıkları coğrafi çevreden elde edebilecekleri doğal malzemelerle tasarladıkları takılar, geleneklerle de bütünleşip sembolik anlamlar yüklenerek günümüze ulaşmış. Taş. metal. ağaç. kemik, kumaş, cam gibi temel maddelerin yanı sıra artık malzemelerden de elde edilen birçok takı, güçlü bir kültürel birikimin geçmişten günümüze yansıyan örnekleri.

HAYAL EDİN, YARATIN



Malzemeleriniz hazır. Şimdi sıra geldi takınızın hayat bulmasına. Tasarım aşaması profesyoneller için çizimle başlayabilir. Ancak takı tasarımcılarının ağırlıklı görüşü, yeni başlayanlar olarak kendinizi hayal dünyanıza bırakmanız. Malzemelerinizi önünüze sıralayın ve kendinizi özgür bırakın.
Takı malzemenizi renk tonlarına göre sıralayabilirsiniz. Veya boylarına göre... Ya da kuralsızca... İşin bu kısmı, her zevke göre değişen bir seyir izliyor. Hayal gücünüz sizi yönlendirecektir ancak takı dergileri, takı mağazalarının vitrinleri de dışardan bir destek sağlayabilir. Zamanla, gördüğünüz her nesneye de takı tasarımı gözüyle bakma refleksi edineceksiniz. Ama parlak, canlı renkler mi kullanacaksınız yoksa pastel renkler mi? Zıt renkleri mi ardı ardına dizeceksiniz yoksa yumuşak geçişler mi yapacaksınız? Uygun boyları mı peş peşe sıralayacaksınız yoksa beş benzemezi mi bir araya getireceksiniz? Bilin ki estetik anlamda genel bir kurallar manzumesine bağlı değilsiniz. Tamamen özgürsünüz ve ortaya çıkan ürün de bütünüyle sizin ruhunuzu taşıyacak. Ama teknik olarak birkaç püf noktası var. Zamanla sevdiklerinize hediye olarak da vermek isteyeceğiniz takılarınızın dağılıp elinizde kalmaması için, ip, deri ya da telin kalınlığını, bir arada tutacakları malzemenin ağırlığına göre seçmelisiniz. İplerde atacağınız düğümün, telle birleştirmelerde de bağlantı noktalarının sıkılığından emin olmalısınız.

İNSANLIKLA YAŞIT

Takının tarihi insanoğlunun kültür tarihi kadar eskilere uzanıyor. Bulgulara göre 35 bin yıl kadar önce insanların verdikleri ilk sanat ürünleri dans, müzik, takı, beden süsleme... Elbette bu takıların 'süslenme' ihtiyacıyla ortaya çıktığı düşünülmüyor. İnsanoğlu yaptığı ilk takılara dinsel ve büyüsel anlamlar yüklemiş. Deniz kabukları, hayvan dişleri, yumuşak taşlardan yapılan bu takılar, kabileleri de birbirlerinden ayrıştıran simgeler olarak kullanılmış. Takı malzemeleri insanların gösterdiği değişim paralelinde değişmiş. İnsanlar yaklaşık 7 bin yıl önce yerleşik kültüre geçmiş, hayatlarını da tarım ve hayvancılıkla sürdürmeye başlamışlar. Bu değişim takıya da malzeme olarak yansımış. İlk madeni takılar bu dönemde karşımıza çıkıyor. Doğal, saf kurşunlar soğuk dövme teknikleriyle işlenmiş. Apetik, florit ve obsidyen gibi renkli taşlar ilk kez bu dönemde cilalanıp parlatılıp boncuk haline getirilmiş. Yeni buluşlarla, silahlarla madene talep arttıkça yeni madenler arayan insanoğlu MÖ 4000 yılında, takının has malzemesini, yani doğal altın ve gümüş madenlerini bulmuş. Arkeolojik kazılar bizleri hâlâ bin yıllar öncesinden gelen yeni takılarla buluşturuyor. Bu da mezarlara ölü hediyesi olarak takı bırakılması geleneğinden kaynaklanıyor. Anadolu'da mezara bırakılan hediyeler içinde takılar çok önemli yer tutuyor. Takılar önceleri din, tılsım, büyü, uğur gibi kavramların etkisiyle kullanılırken, daha sonra, bu anlamlara ölü hediyesi, tanrılara sunu, imtiyaz göstergesi, zenginlik ifadesi, hediye ve nihayet güzel görünmek gibi amaçlar da eklenmiş. Mezopotamya ve Mısır'da ortaya çıkan, buradan Akdeniz çevresi ve Avrupa'ya yayılan takı yapımı, kuyumculuk tekniklerinin ürünleri bizleri hâlâ kendisine hayran bırakacak zarafette.

CAM BONCUKTA ARA MALZEME KULLANIN

Sadece cam boncuklardan oluşturacağınız takılar ağır olacaktır. Bu durumda metal, kumaş gibi hafif ara malzemeler kullanmalısınız. Olası alerjik reaksiyonlara karşı da, küpelerde gümüş ya da altın malzeme kullanmalısınız. Yeni başlayanlar için tasarımcıların önerisi, Türk kadınlarının alışık oldukları iki malzeme; kumaş ve tığ işi. Taşları kumaş üzerine dikebilir, sallandırabilir ya da taş aralarına kumaş kullanabilirsiniz. Veya misinaya sıraladığınız kum boncuklarını, tığınızın ilmekleri arasında sıralayabilirsiniz. El beceriniz arttıkça metal materyale geçebilirsiniz.
Daha profesyonel çalışmalar için takı kurslarında tekniklerin ayrıntısını öğrenebilirsiniz. Ancak elinizden iş geliyorsa merak etmeyin, deneme-yanılma yöntemiyle evinizde de ilerleme sağlayacaksınız.

DÜŞÜNCE ÖZGÜRLÜĞÜ KALDIRMAK GEREK