Header Ads


"Masal Şehir Safranbolu"


Bir kartpostala bakarmış gibi hissedersiniz kendinizi her bir sokak arasında.İçinizi ısıtır; kerpiçten bir evin pencerisinden bakan bir yüz gülümseyerek selamlar sizi tüm içtenliğiyle;öylesine sıcak,öylesine sizdendir...


Adını safran bitkisinden alan Safranbolu kışın bir başka güzeldir; sokaklarında dolaşırken burnunuza inceden inceye bir odun kokusu gelir. Bir masal şehrini anımsatan tarihi evlerde sobalar yanar, kestaneler pişer. Sofalarda yöreye has yemekler yenir, sohbetler edilir, türküler söylenir. Tarihi evleri, geleneksel yapısı ve kültürel mirası ile eşsiz bir güzelliğe sahiptir. Arnavut kaldırımlı sokaklarında yürürken misafirperver biri tarafından eve davet edilmeniz muhtemeldir.
Üç bin yıllık bir tarihi geçmişe sahip olan kent, pek çok uygarlığa ev sahipliği yapmış, asırlar boyu kültürel dokusunu hiç bozmamıştır. Sahip olduğu değerleri aynı güzellikle bugüne kadar getirerek gösterdiği bu koruma bilinci Safranbolu'yu Dünya Kenti ününe kavuşturmuş ve UNESCO tarafından Dünya Mirası Listesi'ne alınmıştır. Türkiye'deki koruma altındaki elli bin kültür ve tabiat varlığının yaklaşık bin beş yüzü Safranbolu'dadır.

Kenti özel kılan en önemli yapıların başında hiç şüphesiz evleri gelmektedir. 18. ve 19. yüzyılda yapılan ve Türk yapı kültürünün izlerini taşıyan evler, Safranbolu'da kışlık ve bağlar adıyla ikiye ayrılır. Alışveriş merkezinin bulunduğu çarşı, Akçasu, Gümüş, Kalealtı ve Tabakhane ile kaleyi içine alan kısım, şehir olarak geçmekte ve iki vadinin içinde bulunmaktadır. Bağlar adıyla anılan yer ise birkaç yüz metre daha yüksekte, rüzgara açık bir yerdir; yazları serin, kış ayları da karlıdır. Yaklaşık iki bin geleneksel Türk evi bulunan Safranbolu'da yaşayan halkın çoğu bir yazlık, bir de kışlık eve sahiptir.

Kalabalık aile yapısına uygun olarak planlanan evler yağışlı iklim özelliklerine de uygun olarak tasarlanmıştır. Bir ailede en az iki, üç çocuk bulunmaktadır; erkek çocuk evlenince evini ayırmaz, gelin kaynana evine gelir ve tüm aile, yengeler ve dayılar da dahil olmak üzere beraber yaşanır. Evlerin en önemli özelliklerinden biri de evlerin hiçbirinin manzarasını kapamamasıdır. Hangi evden bakılırsa bakılsın cepheler açıktır ve şehrin siluetini kapamaz. Evlerin yapımında taş, kerpiç, ahşap ve alaturka kiremit kullanılır; zemin katlarda ahırlar, büyük kazan ocakları ve ambarlar bulunur.
Eskiyi aynı nostaljiyle günümüze taşıyan bu şirin kentte ayrıca Ulu Yayla ve Sarıçiçek adıyla anılan iki yayla bulunur. 7 km uzunluğundaki Ulu Yayla'nın ortasında bir gölet ve içinde yeraltı nehri bulunan bir mağara vardır. 1700 m yükseklikte olan ve orman dokusu açısından oldukça zengin olan Sarıçiçek Yaylası ise kamp ve trekking için oldukça elverişli bir yerdir. Safranbolu'ya yapacağınız gezi, eğer bahar aylarına denk gelirse bu yemyeşil yaylalarda keyifli bir doga yürüyüşüne çıkabilir, dilerseniz dag bisikleti ile gezebilirsiniz.Yorucu bir günün ardından Safranbolu'nun yöresel yemekleri ile tanışarak tadına doyulmaz bir sofra ziyafeti de çekebilirsiniz. Özellikle keşkek, Safranbolu bükmesi, cevizli, keşli yayım, baklava ve Safranbolu lokumunu denemenizi tavsiye ederiz.

Nereleri Gezilir?

Cinci Hanı ve Hamamı
Padişah I. İbrahim zamanında Anadolu kazaskeri Cinci Hoca tarafından yaptırılan bu yapı, Safranbolu'nun en önemli eserlerinden biridir. İki katlı olan ve altmış üç odadan oluşan Han'ın zemin katı tamirhane, ahır ve depolara ayrılmış, üst katları ise konaklama yeri olarak planlanmıştır. Cinci Hamamı kadın ve erkeklere ait iki bölümden oluşmakta ve günümüzde halen hizmet vermektedir.

Kent Tarihi Müzesi (Eski Hükümet Konağı)

1904 yılında Kastamonu Valisi Enis Paşa tarafından yaptırılan bina, eskiden askeri, mülki ve adli yönetim merkezi olarak kullanılmıştır. 1976 yılında çıkan bir yangın sonucu yandıktan sonra, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından restore edilmiştir. Kentin kültürel, tarihsel, sosyal ve ekonomik zenginliğini tanıtabilmek için Safranbolu ile ilgili her türlü bilgi ve belgeyi içinde barındıran müze, haftanın altı günü ziyaretçilere açıktır.

Yemeniciler Arastası

Osmanlı döneminden kalma bir çarşı olan Yemeniciler Arastası, Köprülü Mehmet Paşa Camii'nin yanında yer almaktadır. Kırk sekiz ahşap dükkandan oluşan yapı, eski dönemlerde Osmanlı lonca teşkilatına bağlı olarak yemeni üretiminin yapıldığı yerdir. 1982 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından onarılıp hizmete açılmıştır.

Saat Kulesi
III. Selim döneminde sadrazamlık yapan Safranbolulu Sadrazam İzzet Mehmet Paşa tarafından 1797 yılında yaptırılmıştır. Dikdörtgen prizma şeklinde, kesme taştandır ve 8-10 m yüksekliğindedir. Kent Tarihi Müzesi bünyesinde gezilebilmektedir.

Hıdırlık Tepesi

Açık namazgah şeklinde olan Hıdırlık Tepesi, yağmur duası ile hıdırellez kutlamalarının yapıldığı yerdir. Burada ayrıca Köstendil Kaymakamı Hasan Paşa'nın türbesi ile iki namazgah, Hızır Paşa'nın mezarı ile Ali Yaver Ataman'ın anıt mezarı bulunmaktadır. Gün batımını izlemek için güzel bir yerdir.

Eski Cezaevi Binası

1906 yılında II. Abdülhamit tarafından yaptırılan Eski Cezaevi Binası, kale üzerinde bulunmakta ve günümüzde kafe-restoran olarak hizmet vermektedir.

Kaymakamlar Gezi Evi

Adını Safranbolu Kışlası Komutanı Hacı Mehmet Efendi'den alan Kaymakamlar Gezi Evi, 18.-19. yüzyıl Türk toplumunun kültürünü ve yaşanmışlığını gözler önüne seren önemli bir müze evidir.

Nasıl Gidilir?
Safranbolu'ya üç ayrı yönden ulaşmak mümkündür. Ankara-İstanbul karayolunun Gerede sapağından ayrılarak 82 km sonra Karabük'e, Karabük'ten 8 km sonra da Safranbolu'ya varılır.
Nerede Kalınır?

Uz Otel (0370 712 41 00) Güney Konak Otel (0370 712 58 20) İmren Lokum Konak Boutique Hotel (0370 725 23 24) Cinoğlu Konak (0370 712 22 22) Çeşmeli Konak Otel (0370 725 LL 55) Park Hotel (0370 712 80 88) Safranbolu Aslan Konak (0370 712 50 80) Bağlar Saray Otel (0370 725 50 78)

Hiç yorum yok

YORUM BIRAKMAK DÜŞÜNMEK VE PAYLAŞMAK İLE İÇ İÇEDİR. LÜTFEN DÜŞÜNDÜKLERİNİZİ PAYLAŞIN. YORUMLARINIZLA DAHA ÇOK PAYLAŞILALIM.

www.nerdenduydun.com. Blogger tarafından desteklenmektedir.