Header Ads


PIRIL PIRIL SAÇLAR İÇİN



SAÇLAR KARŞILAŞTIĞIMIZ KİŞİLERDE DİKKATİMİZİ EN FAZLA ÇEKEN NOKTALARDAN BİRİ,DEĞİL Mİ? BUNU BİLİR VE PIRIL PIRIL SAÇLARA ÖZENİRİZ. BU ASLINDA O KADAR DA ZOR DEĞİL. 
Saçlarımız, hepimiz için önemli ama özellikle kadınların çoğu için vazgeçilmez bir tutku. Canımız sıkıldığında kuaföre koşar, yeni bir model deneriz; akşama düğüne mi gidilecek, mutlaka fön çektiririz; spor bir giysiyle renkli bir bant, abiye kıyafetle topuz... Yani biz kadınlar, aslında biraz da saçlarımızla var oluruz. Ama bazen canımızı sıkar bu konu. Saçlarımızda birden bir kepek sorunu çıkar, fazla dökülmeye başlar veya cansız ve mat görünür. Gelsin saç bakım maskeleri, bakım şampuanları... Ama bazen hiçbiri fayda etmez. Çünkü çoğu kez saçlarımızın da bedenimizin organik bir parçası olduğunu unutur, esas sorunu çözmeden maskelerden, kremlerden medet umarız. A’dan Z'ye saçlarımızı tanıyalım mı? 


“Güzelleştirelim derken tam aksine saç bakımı konusunda en sık yaptığımız yanlışları sıralayalım:
 • Aşırı jöle veya saç spreyi kullanmak 
• Sık sık perma, boya, röfle gibi uygulamalar yaptırmak
• Saçı sert fırçalarla fırçalamak • Saçlara kuruyken fön çekmek 
• Gereksiz yere yoğun saç bakım kürleri uygulamak, 
 • Protein içeriği az olan diyetler yapmak. 
 Bu yanlışlar saçlarımızın yıpranmasna neden oluyor Sağlıklı, canlı, ışıltılı saçlara sahip olmak için öncelikle bunları yapmamaya dikkat etmemiz gerekiyor. 

 HEM UZAR HEM DÖKÜLÜR 

Saçlarımız, günde ortalama 0.3-0.4 mm uzar. Bir yandan uzarken diğer yandan da dökülür. Bu ikisi arasındaki denge normalse, saçlar olağan uzama seyrini izler. Ancak bu denge bozuksa, dökülme saçta belirgin bir biçimde azalmaya yol açıyorsa öncelikle hormonal ve metobolik yapı araştırılır. Eğer bir sorun tespit edilirse, bunun tedavisi yapılmadan saçlarımızı sağlıklı hale getirmemiz mümkün olmaz. Folikül, saçın içinde büyüdüğü gözenekli yapıdır.Bu yapı yağ üreterek deriyi ve saçı yağlandırır.Bu üretimin miktarına göre de saç ve cilt yağlı, kuru ya da normal olabilir. Genellikle saçımızın tipine göre herhangi bir şampuanın üzerinde okur ve alır,kullanırız. Oysa uzmanlar saçlarımız için kullandığımız şampuanın,olabildiğince doğal, kimyasal katkı maddesi içermeyen zeytinyağlı,badem veya defne yağlı olması gerektiğini vurguluyor. Doğrudan güneş ışığına maruz kalma hava kirliliği,rüzgar gibi çevresel etkilerin yanı sıra, özellikle boya,perma,röfle gibi kimyasal işlerin şaçımızı ne kadar yıprattı-ğını düşündüğümüzde, kullandığı-mız bakım malzemesinin önemi bir kez daha ortaya çıkıyor. Bu et-kenler saçlarımızda aşırı yağlanma ya kuruma, kepeklenme, dökülme ve saç tellerinin kınlması gibi sorunlara yol açıyor. Ama bunların yanı sıra saç bakımında yapılan da bu gibi problemleri arttırıyor. 

PEKİ NE YAPMALIYIZ? 

 Kaçınacağımız şeyleri böylece sıraladıktan sonra, güzel saçlar için birkaç uzman tavsiyesi daha var: • Saçlarınızı ıslakken kesinlikle fırçalamayın, sadece tarak kullanın.
• Kurutma makinesini kullanmaktan mümkün olduğu kadar kaçının, mutlaka kullanacaksanız fön makinesini saçınıza 15 cm uzakta tutun ve yüksek ısıda kurutmayın. 
• Saçlarınızı çok soğuk veya çok sıcak suyla yıkamayın, saçı yıkamak İçin ideal ısı 38-39 derecedir. 
• Her yıkama sonrası saç diplerinize 2-3 dakikalık bir masaj uygulayın, böylece kan dolaşımınızı hızlandırarak saç köklerinizin beslenmesini sağlarsınız. 
 • Amonyak ve peroksit içeren saç boyaları saçları yıpratır, kullandığınız boyanın doğal ve katkısız olmasına veya en azından bu maddelerin oranının düşük olmasına dikkat edin. 
• Saçları yıpratan bir diğer şey de yüksek alkol içeren ürünlerdir. Örneğin saç köpüklerinin çoğu yüksek oranda alkol içerir ve özellikle kuru saçların kırılmasına, matlaşmasına neden olur. Kuru saçlar için krem ya da serum kullanılması daha uygundur. 
• Denize ve havuza sık sık girdiğiniz yaz mevsiminde saçlarınızın tuzlu veya klorlu suda uzun süre kalmamasına dikkat edin, bu dönemde özel koruyucu ürünler kullanın. 
 • Yüzde 100 doğal kıldan üretilen saç fırçası kullanın. 

 SAÇLAR VÜCUDUN BİR PARÇASI 
Yazımızın başında saçlarımızda görülen herhangi bir sorunun tedavisi için metabolizmanın araştırılması gerektiğini söylemiştik, işte şimdi sağlıklı saçlar için çok önemli olan bu noktaya geldik. Sağlıklı saçlar, sağlıklı bir vücuda işaret eder. Çoğu kez saçlarımızı sanki vücudumuzun bütününden ayrı olarak ele alırız. Oysa aynen midemiz veya dişlerimiz gibi saçlarımız da vücudumuza nasıl baktığımızla yakından ilgilidir. Yeterli ve dengeli bir beslenme, cildimizin ve derinin hemen üzerinde yer alan saçlarımızın sağlığı için çok önemli bir ön koşuldur Et, süt, sebze, meyve, yağ ve tahıl grubundan yiyeceklerin dengeli bir biçimde beslenme programımızda bulunması gerekir. Günde 1-2 litre su içmeye dikkat etmek, cildin kurumasını önler, hücrelerin yenilenmesini ve metabolizmanın daha düzenli çalışmasını sağlar. Hayvansal yağları az miktarda tüketin, çünkü fazla yağ tüketimi cilt sağlığı için önemli olan sebum üretimini azaltarak dengeyi bozar. Sigara ve alkol kullanmayın. Özellikle sigara saçlarınızın kırılmasına, matlaşmasına, sağlığını yitirmesine yol açar. Çinko, saç ve cilt sağlığı için çok önemlidir ve en çok deniz ürünlerinde bulunur. Haftada er az bir kez balık ve deniz ürünleri tüketmeye özen gösterin. Kalsiyum da saç ve cilt sağlığı için vazgeçilmez önemdedir, her gün mutlaka süt ve yoğurt tüketmeye dikkat edin. Kuru baklagillerde bulunan protein ve lifler saçların uzaması ve sağlıklı olmasında büyük rol oynar. İyi beslenmenin yanı sıra bol oksijen alabildiğmiz spor etkinlikleri, sağlıklı bir uyku düzeni ve stresten uzak durmak da vücudumuzu ve dolayısıyla saçlarımızı daha sağlıklı hale getirecektir. Yani her şeyin sırrı, aslında doğru biçimde yaşamakta. Bunu hayata geçirebilirsek, hem saçlarımızın hem cildimizin ışıldamaması için hiçbir sebep yok... 
26 05 2012 14:36
KİLER MAGAZİN | NİSAN 2012 |

Hiç yorum yok

YORUM BIRAKMAK DÜŞÜNMEK VE PAYLAŞMAK İLE İÇ İÇEDİR. LÜTFEN DÜŞÜNDÜKLERİNİZİ PAYLAŞIN. YORUMLARINIZLA DAHA ÇOK PAYLAŞILALIM.

www.nerdenduydun.com. Blogger tarafından desteklenmektedir.