Modern dünya insanı ahiret konusunda daha şanssız
Çok uzun zamandır aklımı kurcalayan soruyu içimden paylaşmak geldi.
Dünyada daha medeniyeti tanımamış ilkel topluluklarda yaşayan insanlar ölünce nereye gidecek, onların kötülük veya iyilik yapabilme yetenekleri medeniyet denilen tek dişi kalmış canavarı görmüşlere göre çok kısıtlı iken onlar öldükten sonra nasıl bir kefeye konulup iyilikleri, kötülüklerinden çıkarılacak?
Sonuçta medeniyeti görüp onunla yaşayanların cennete veya cehenneme gitme kıstası nasıl denge bulacak?
Eğer ki dünya da yaşayan ve düşünen herkes insansa bu medeniyeti görmeyenler nasıl ödüllendirilecekler veya cezalandırılacaklar?
Dünyada daha medeniyeti tanımamış ilkel topluluklarda yaşayan insanlar ölünce nereye gidecek, onların kötülük veya iyilik yapabilme yetenekleri medeniyet denilen tek dişi kalmış canavarı görmüşlere göre çok kısıtlı iken onlar öldükten sonra nasıl bir kefeye konulup iyilikleri, kötülüklerinden çıkarılacak?
Sonuçta medeniyeti görüp onunla yaşayanların cennete veya cehenneme gitme kıstası nasıl denge bulacak?
Modern Dünya ve İlkel Kabileler |
Eğer ki dünya da yaşayan ve düşünen herkes insansa bu medeniyeti görmeyenler nasıl ödüllendirilecekler veya cezalandırılacaklar?
İnsanlar özellikle medeniyeti ve teknoloji görmüş olanlar bir şekilde bu dünyanın nimetlerinden faydalanmaya çalışırken diğer taraftan öbür dünyaya da yatırım yapmaya çalışıyorlar ki bir medeniyeti görmemişten kat be kat fazla günaha sokucu olayların içinde.
Dünyanın en uzak köşesinde yaşayan bilmem ne kabilesinde ki insan avlanır, kendi hiyerarşisi içinde yer edinmeye çalışır belki bu yer edinme sırasında iyilik ve kötülük yapar.
Avladığı hayvandan kalan bir kısmı saklar kendi için daha sonra kendi çıkarları için onu kullanır ihtiyacı olan birine vermek yerine ya da ihtiyacı olana verir, kabilenin ileri gelenine vermez ya da tanrılarına adak adamaz aç olan başka bir kabile bireyi olduğu için.
İyilik ve kötülük sınırları bu bilmem ne kabilesi için işte bu kadar dardır.
Elbette bu örnekler çoğaltılabilir ama mantığı değişmeyeceği için farklılık arz etmez. Ama medeniyeti görmüş insan için iyilik ve kötülük dengesi öyle midir?
Sonuçta amaç aynıdır iyilik ve kötülük için ama o kadar çok malzeme vardır ki kötü olabilmek veya iyi olabilmek için her anı tam bir sınav içindedir.
Ve medeniyeti görende yaşar görmeyen de ya da görende ölür görmeyen de ama gören hep bir çaba içindedir daha çok kazanmak daha iyi yaşamak için...
Avladığı hayvandan kalan bir kısmı saklar kendi için daha sonra kendi çıkarları için onu kullanır ihtiyacı olan birine vermek yerine ya da ihtiyacı olana verir, kabilenin ileri gelenine vermez ya da tanrılarına adak adamaz aç olan başka bir kabile bireyi olduğu için.
İyilik ve kötülük sınırları bu bilmem ne kabilesi için işte bu kadar dardır.
Elbette bu örnekler çoğaltılabilir ama mantığı değişmeyeceği için farklılık arz etmez. Ama medeniyeti görmüş insan için iyilik ve kötülük dengesi öyle midir?
Modern dünya insanı ahiret konusunda daha şanssız |
Ve medeniyeti görende yaşar görmeyen de ya da görende ölür görmeyen de ama gören hep bir çaba içindedir daha çok kazanmak daha iyi yaşamak için...
O zaman sorulması gereken sorular bunlar mıdır?
Asıl olan yaşamak değil midir?Özgürce, huzurlu, sağlıklı, saygılı ve sevgi dolu olarak yaşamak değil midir?
Medeniyeti görmeyen yaşamıyor mudur? Parası olmadığı için, sağlıklı, huzurlu ve mutlu...
Yaşamıyorsa o zaman dünya da niye var ki onlar...?
Bizlere örnek olsun diye gün gelecek tek ihtiyacımızın bir grupla beraber sadece paylaşarak yaşamak için yaşanabileceğini göstermek için mi...?
Düşünmek ve Paylaşmak Dileğiyle...
Yorum Bırakmak İster misiniz?