Ruhsuz Kentler
Her kentin bir ruhu vardır. Bunu bir biçimde hissedersiniz.
İstanbul'un bir ruhu vardır mesela bir boğazı... Boğazından geçenlerle doymayanların ruhu vardır İstanbul'da.
İstanbul'un bir ruhu vardır mesela bir boğazı... |
Ankara'nın bir ruhu vardır mesela bir düzeni... Düzensiz yaşayamayanların ruhu vardır
Ankara'da. Eğlenceli bile düzenlidir; Sakarya, Bahçelievler, Tunalı Hilmi, Park Caddesi ve ev... Başka yer yoktur sanki Ankara'da
Adana'nın bir ruhu vardır mesela bir sıcaklığı... Sıcaklığı arada abartanların ruhu vardır. Sokakta düşersen yanına koşup el uzatanı ve baktın diye "ne baktın?" diyip kavga çıkartanları...Adana'da
İzmir'in bir ruhu vardır... Kordon'u ve uzakta olan karşı kıyıyı yakın gösteren Karşıyaka'sı... Bir de denizin kokusu ve boyozu. Denizi kız, kızı deniz kokar, diyenleri ve benim gibi "kızı deniz kokuyorsa kokmasın daha iyi" diyerek denize açılan lağımları eleştirenleri.
Her kentin bir ruhu var... fakat kentlerde yaşayanların ruhları kayıp.
Bedenlerine kilitlenmiş duyularla "bir ruhum var" diyerek "bir bedeni" ve "hep ruhu" olduğunu unutanlar...
Can Yücel'in dediği gibi: bir ömür için bir ömür harcayanları var...
Ha tabi Carpe Diem'ciler de var... Hayata bir kere geldik, eğleneceğiz tabi, diyenleri... Oysa ki "hayata bir kere geldik, doğru yaşasak iyi olur" diyebilmeli insan...
İnsanı kentlerde kaybettik ve ara sokaklarda değil, bildiğin kent meydanında! İnsanlığı kaybettik, demokrasi naraları arasında sesi duyulmayanlarla...
Yorum Bırakmak İster misiniz?