HAREM VE IC YUZU I
HAREM VE İÇ YÜZÜ 1
Yazan: LEBİP MUAMMER
Sarayın en esrarengiz ve esrarengiz olduğu için de en meraklı, meraklı olduğu için en bilinmeyen tarafı muhakkak ki, harem dairesidir.
Harem için bir çok yazı yazılmıştır. Herkes merak etmiş, İstanbul'a gelen yabancılar duyduklarını yazmışlar, bire bin katarak da hikâyeler uydurmuşlardır
Hakikat şudur ki, harem hakkında bildiklerimizin çoğu muhayyile mahsulüdür. Zira harem, hakikatte bir nev'i kadınlar mahpesinden başka bir şey değildir. Oraya erkek sinek bile uçurulmaz, zaman zaman yüzlerce cariye, basık tavanlı, dört duvar odalarda bütün ömürlerini geçirirlerdi.
Harem hakkında bir fikir edinmek için, buraya ayakları uğrayacakların mutlaka hadım edilmiş veya züriyet yetişti- remiyecek kimselerin olması icabettiğini düşünmek kâfidir.
Haremde Kahve Safası,Feriol'un 1714 de Basılan Albümünden. |
Harem Kadını Saray Kıyafeti |
Saray tasnifi 4434 numarada kayıtlı hattı hümayunlu bir vesikadan öğrendiğimize göre İkinci Mahmud zamanında 1236 H. yılında ak ağalardan Gebzeli İbrahim, Geyveli Ali ve Rumelili Abdullah ağalarda birbiri arkasmca erkeklik zahir olduğu için bunlara ağalıktaki yardım dolabından (sandığından) ellişer kuruş aylık bağlanarak hemen saraydaki vazifelerinden uzaklaştırılmışlar, sonra da Padişahın emrini almışlardır. Vesikanın üstüne Padişah eliyle «Manzurum olmuştur. Uç neferin beherine mahiye ellişer kuruş verilip mahalline masraf kaydoluna» yazmıştır. Devrinin inşasına bir örnek vermiş olmak için vesikayı aynen yazıyoruz.
«Takriri kullarıdır ki:
Bab-üs-saadet-il-aliye N ef eratından Gegbuzalı ibrahim ağa ve Geyveli Ali a- ğa ve Rumelili Abdullah ağa kullarına müteakiben recüliyet arız olmaktan nâşi nezdi kullarında mahfuz dolabı hümayun malından merkumun kullarına mahiye ellişer kuruş ihsanı hümayun buyrulmuş olmakla işbu bin ikiyüz otuz altı senesi ma- hi şevvali şerifinden itibaren beher mah mahiye merkumlara masraf kayd olunmak için hattı hümayuni inayet mekrun- ları keşide buyrulmak babından emrü ferman hazreti menleh-ül-emrindir.)
İşte bunun içindir ki, cariyeler ve kadınlarla herhangi bir gönül münasebeti kurmaya imkân yoktu.
Kaynakça:
Tarih Dünyası 1950-1953
Kaynakça:
Tarih Dünyası 1950-1953
Yorum Bırakmak İster misiniz?