Header Ads


GEL BE ELA GÖZLÜM GELDE ISIT BENİ

Soruların ilk şekillendiği zamandı. Bardaktan boşanırcasına yağan yağmurun altında dururken ilk cevapları bulmaya başladığı zamanlardı. 

Var olmasının nedenlerinin ortaya çıkmaya başladığı ve arkasından daha karmaşık soruların çıktığı, aklından geçenlerin birbir olmaya başladığı zamanlardı.



Yağmurun ıslaklığı bedenine işlemeye başlamıştı. Sıcak beden ile soğuk yağmurun birleşmesi ürpermesine ve tüylerinin diken diken olmasına sebep olmuştu. Bu ürpermeye rağmen aklından çıkarmadığı, gözünün önüne geldi. Olağan zamanlarda sadece düşünür ve hayalini kurardı ama bu sefer içinde bir ses inatla bu düşüncesini söze dökmesini söylüyordu daha önce din kültürü ve ahlak bilgisi dersinde öğrendikleri  Ali İmran suresinin 59. ayetinin sonunu tekrarlayıp duruyordu. " kun fe yekûn " " ol dedi oldu".

Gülümsedi kendine ve içinde ki sese, dindar bir yapısı artık kalmamıştı. İnançları ve imanı büyürken çocuk yanında kalmıştı. Abisi ateist düşünceye sahipti ve abisi için çok üzülür onu  cehennem ateşi denilen büyük azaplardan kurtarmak için yaşına göre çok derin konulara girerdi. Abisi bile çoğu zaman nasıl cevap vereceğini şaşırır ve küçük kardeşinin sorularına geçiştirme cevaplar verirdi. O sorulardan bir tanesi hep kafasını kurcalamıştı. Abi demişti.


- Madem Allaha veya seni yaratan bir güce ve onun gönderdiği elçilere inanmıyorsun ve öldüğünde de tamamen yok olacağına inanıyorsun cennet ve cehennem gibi ahiret yerlerine de inanmıyorsun peki dünyaya neden geldin ve niye ölüp gideceksin. Bu senin kafanı hiç kurcalamadı mı?
Abisi derin bir düşünceye dalmıştı çünkü bu sorunun cevabını kendisi de bilmiyordu. Bak kardeşim diyerek söze başladı.
- İnsanlar doğar büyür ve ölür bu doğanın kanundur. Kimi insan öldükten sonra bir hayatın olmasını ister ve ona inanır kimi insan ise istemez. Sorular her zaman olacaktır ama insanlar cevapları kendince verir. Bu yüzden bende inanmamayı seçtim yaşayacağım ve öleceğim hepsi bu kadar. 

Son cümlesi kardeşinin gözlerinde ıslanmaya sebep olmuştu. Çünkü o kimseyi kaybetmek istemiyordu. Öldükten sonra bile...

Aklı hep bunu yapıyordu kendisine bir düşünceden öbür düşünceye birden geçiyor ve diğer düşündüğü yarım kalıyordu. Bu sefer farklıydı inatla içinde ki ses susmak bilmiyordu,kun fe yekûn ,  kun fe yekûn, kun fe yekûn ve birden haykırdı.
-GEL BE ELA GÖZLÜM GEL DE ISIT BENİ
Sesi okul bahçesinde yankılanmıştı.Saniyede 330 metre hızla yol alarak.* Öyle bir haykırmıştı ki kendisi bile şaşkınlık birlikte korku içindeydi. Utanmıştı ve kaçmak istiyordu, ama birkaç dakika hareket edemeden durmuştu. Gitse olmuyor, kalsa olmuyor, yavaşça hareket edip döndüğü sırada karşında gördüğü manzara onu daha fazla şaşırtmıştı.


- Bir tanem, dedi. 
Karşısında duran aklından çıkaramadığı ela gözlüsü
-Ne yaptın sen niye ıslattın bu kadar kendini hadi eve gidelim ve üstünü değiştirelim dedi.
İçinde ki ses kendinden emin bir şekilde "kun fe yekûn" ol dedi ve oldu...

 09.11.2012
GİRİŞ BÖLÜMÜ
I. BÖLÜM 
                       KUN FE YEKUN"OL DEDİ OLDU 
II. BÖLÜM

DEVAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN(YORUMLARINIZI BEKLİYORUM)
Ben deli değilim...
Düşünmek ve Paylaşmak Dileğiyle... 

Hiç yorum yok

YORUM BIRAKMAK DÜŞÜNMEK VE PAYLAŞMAK İLE İÇ İÇEDİR. LÜTFEN DÜŞÜNDÜKLERİNİZİ PAYLAŞIN. YORUMLARINIZLA DAHA ÇOK PAYLAŞILALIM.

www.nerdenduydun.com. Blogger tarafından desteklenmektedir.