VATANDAŞIN BİR CEBİNDEN ÇIKIP ÖBÜR CEBİNE GİRENE SOSYAL YARDIM DİYE GİRİYOR.

Sosyal Devlet Desteği ile Milletin Devlete Desteği Arasında ki Fark

Bu kavramı sadece ülkemiz için almak yanlış olur çünkü sosyal devlet anlayışı baktığınız zaman gelişmiş ülkelerde bile yanlış uygulanmaktadır ve bu yanlış uygulama sonucunda da milliyetçilik hızla ilerlemektedir. Peki gelişmiş ülkeler bu sosyal devlet anlayışı ile yola çıkılıp yardım yapan devlet haline nasıl geldi?

Şimşek'in 'vergi adaleti' başlığı ile paylaştığı karikatürde "vergi ödeyen" (tax payers) "vergiden muaf" (tax free) ve "çok uluslu" (multinationals) isimleri verilmiş. Ayrı bir ironi

Öncelikle sosyal devlet kavramını kısaca açıklamak gerekiyor. Sosyal devlet kendi vatandaşlarına öncelikle iş imkanı yaratmak ile yükümlüdür kendi vatandaşlarına yetenekleri ve vasıfları doğrultusunda iş sağlayamıyorsa o zaman sosyal kesintiler ile kendine fon oluşturur ve o fonu vatandaşı iş bulana kadar belli oranlarda dağıtır. Bu fonu dağıtırken de vatandaşlarına iş bulmak zorundadır.

Peki iş bulamadığında ne oluyor devlet vatandaşına bu ödemeleri yapmak zorunda kalıyor. işte burada haksızlık oluşmaya başlıyor çünkü daha sonradan vatandaş olmuş kişiler daha az çalışma ve sosyal kesintiler ile aynı haklara sahip oluyor ve böylece o ülkenin ilk vatandaşları çalışırken verdiği sosyal kesintiler fazla bir şekilde daha sonra vatandaş olup daha az katkıda bulunan kişilere aktarılması sosyal devlet anlayışına zarar vererek ırkçı bir yaklaşımın artmasına sebep vermektedir.

Avrupa ve gelişmiş devletler bu yüzden şuan çok büyük sıkıntı yaşıyorlar ve en büyük sebebi de devleti için çalışma oranı az olan vatandaşına sosyal devlet desteği olarak dağıtması çalışan ve vergilerini fazlasıyla ödeyen kesimde rahatsızlık oluşturuyor. Bu durumu düzeltmenin ise iki yöntemi var ya istihdamı arttıracak ya da bu çalışmayan kesimi bir şekilde kamu yararına kullanacak. Aksi taktirde boşa besleme olarak kitlelerin tepkisini çekecek ve geri dönüşü olmayan ırkçılık hareketleri baş gösterecektir.  BİR İNSAN HARCAYABİLECEĞİNDEN ÇOK FAZLA PARAYA SAHİPSE yazımızı okuyabilirsiniz

Peki bizim ülkemizde durum nedir? 

En son çıkan referandum öncesine de denk gelmesi ayrı bir garip olan Babaanne,anane bakıcı parası gibi sosyal yardımların ne kadar gerekli olduğunu rakamlarla anlatmaya çalışalım. Çünkü bizim ülkemizde tam bize göre bir uygulama var Cari Transferler ve Dolaylı alınan vergiler namı diğer vatandaşın bir cebinden alıp öbür cebine koyma çabası.

Şimdi bizim ülkemizde yaklaşık 80 milyon insan olduğunu düşünün ve bu ülkemizin 15-64 yaş grubunda bulunan (çalışma çağındaki) nüfusun oranı, 2016 yılında %68 olarak gerçekleşti.* yani nüfusun yaklaşık 56 milyonu çalışabilir yaşta peki ne kadar kayıtlı çalışan var yaklaşık 27 milyon yani 29 milyon çalışabilecek insan daha var. Bunlardan 13 milyon öğrenci 12 milyonu emekli ki en büyük sorunlardan birisi erken yaşta emeklilik size kaldı  işsizlik rakamı ise yaklaşık 4 milyon ama öğrencileri de katarsanız aslında 17 milyon işsiz var.

Bir ülkede çalışanda çalışmayan da fazladan vergi ödüyor sonrada hizmet yaptım diyerek sizden tekrar yollar, köprüler, hastaneler ve daha birçok hizmet için fazlası ile para alınıyor.

Başka bir açıdan baktığınızda bu ülkenin 2016 yılı vergi gelirlerinin sadece %30 dolaysız denilen gelir vergisi %70'i ise dolaylı yoldan alınan vergilerden karşılanıyor bu dolaylı vergilerle ilgili   KDV,HAKSIZ VERGİLERİN EN BELALISI yazımız  ile ÖDESENDE ÖDEMESENDE VERGİNİ ÖDÜYORSUN,ÖDETİLİYORSUN. yazımızı okuyabilirsiniz. Dolaylı vergiler içine giren hepimizin bildiği KDV, ÖTV, MTV en büyük kalemleri oluşturuyor. 

Bütçe Gelirlerinin kaynakları

Peki bu rakamlar ne demek oluyor?

Vergisini düzenli olarak verenler bir kere fazladan tekrar vergi ödüyor çünkü gelir vergisi ödeyebilecek ya da ödeyen sayısı o kadar az ki devlet kendi çözümünü dolaylı vergilerle alma olarak seçmiş yani geliri olmayan ,asgari ücretli 10 binlira maaşa kadar çalışanla, büyük patronlar bir telefon için aynı vergiyi ödüyor, artık elzem olan buzdolabına zengini de fakiri de aynı oranda vergi ödüyor.

Sonrada çok büyük bir kıyak yapmış gibi ÖTV Devletten KDV Satandan diye reklamlar yapılarak durgun olan ekonomiyi canlandırma çalışması yapılıyor. 

Peki gelelim yazımızın başında ki olaya sosyal devlet mi yoksa yardım eden devlet mi?

Bu ülke çok ilginç bir şekilde vatandaşlarından aldığı parayı tekrar vatandaşlarına dağıtıyor. Yani vatandaşın bir cebinden alıyor öbür cebine koyuyor buna da Cari transfer diyorlar açılımı ise sosyal yardımlar kimine göre makarna, kömür, beyaz eşya babaanne, anane bakıcı parası, üniversite bursları kimine göre ise genel olarak seçim yatırımı. Hükümete göre  sosyal güvenlik kurumlarına yapılan transferler, tarımsal desteklemeler, mahalli idare payları ile KİT’lere görev zararı için yapılan ödemeler yer alıyor.

Bu cari transferlerin toplam giderler içindeki büyüklüğü ise yüzde 40 civarındadır. 2016 yılında yaklaşık 217 milyar**lira gibi bir rakam toplam gelir 500 küsür milyar personel gideri ise yaklaşık 145 milyar işte bir devlet 217 milyar gibi bir rakamı sosyal yardım adı altında dağıtıyor sonra dolaylı vergilerle tekrar alıyor. Bunun adına da Sosyal yardım deniliyor.

Sonuç olarak bu kadar büyük rakamlarla her türlü istihdam dahil olmak üzere maaşlarda iyileştirme vergi yükünde azaltma yapılabilecekken yardım yapan devlet görüntüsü çizerek vatandaşı kandırmanın daha kolay olduğunu fark ederek yönetimleri elinde tutmaya çalışıyorlar. Bunun adına da Halka hizmet Hakka Hizmettir diyerek hem halkımızı hem de Hak'kı kandırmaya çalışıyorlar.

*www.tuik.gov.tr/PdfGetir.do?id=24638

**http://www.hurriyet.com.tr/paramiz-nereye-harcaniyor-40069720